46 yıllık hayatına pek çok önemli eser sığdırmayı başaran Camus’un Düşüş isimli romanı modern çağın iki yüzlü varoluşlarına ithafen yazılmıştır. Yazar ve düşünür Camus kapitalizm etkisi altında değişmeye sür’atle devam eden dünyada aslıdan değişen pek bir şey olmadığını eserde sesini hiç duymadığımız bir 2. kişiye görüşlerini anlatan bir avukatın ağzından bize sunuyor. Görünürde değişen ve kimilerine göre gelişen bir yaşam söz konusuyken yazar bunun tam anlamıyla bir iki yüzlülük olduğunu, kadın, ölüm, tanrılar, insanın kötülüğü, işçilik, savaşlar, kölelik, gibi modern çağın fenomenlerinin derinlemesine incelemelerini bir sohbetin içinde vererek kanıtlamaya çalışıyor. Aslında bu bir itiraf kitabı okuyan herkesin kendi kendine bile söylemeye çekindiği şeyleri okurken iç sesimiz vasıtasıyla itiraf ettirtiyor bizlere.
Camus’un hezeyan içindeki avukatı insanı,özellikle modern insanı anlamak için bir rehber niteliği taşıyor.Arzulayan insan ve ahlak arasındaki gerilimin modern dünya fenomenlerinin belirişlerini nasıl etkilediğini anlamak adına önemli ve keyifli bir eser.Topluma ve insana doğru yöneltilmiş iki göz diğer gözlerin de gördüklerini onlardan farklı bir şekilde yorumluyor ve biz okuyucuya yazarın dehasını övmek düşüyor.
Reblogged this on kültür sanat .
BeğenBeğen